İkizlerde 7 ay sadece anne sütü verdim.. Bu benim için bir
mucizeydi. O yorgunluk, o uykusuzluk, iki bebek… Nasıl olurdu da 2 bebeğe 7 ay
yetecek sütü üretebilirdim? Herkes, aylarca aynı soruyu sordu: Ne yedin, ne
içtin, ne yaptın, nasıl emzirdin?
23 günlük küvez (yazının tamamı için tıklayın) maceramızı daha önce detaylıca yazmıştım. Bu süreçte doktorlar bir kez bile emzirmeme izin vermediler. Uzun bir süre emme refleksleri gelişmediği için burundan beslendi Derin ve Deniz. Daha sonrasında da kilo takipleri çok önemli olduğu için biberonla beslendiler. Saat kaçta kaç cc içtikleri ve her gün kaç gr aldıkları yakından takip edildi. Durum böyle olunca bizde biberona alışma süreci kaçınılmaz oldu. Eve geldiklerinde çok küçük ve güçsüz bebeklerdi; düşünsenize 2500 gr dılar; zorlayarak tekrar memeye alıştırmak denenebilirdi ama sanırım rahatı seçtim.
23 günlük küvez (yazının tamamı için tıklayın) maceramızı daha önce detaylıca yazmıştım. Bu süreçte doktorlar bir kez bile emzirmeme izin vermediler. Uzun bir süre emme refleksleri gelişmediği için burundan beslendi Derin ve Deniz. Daha sonrasında da kilo takipleri çok önemli olduğu için biberonla beslendiler. Saat kaçta kaç cc içtikleri ve her gün kaç gr aldıkları yakından takip edildi. Durum böyle olunca bizde biberona alışma süreci kaçınılmaz oldu. Eve geldiklerinde çok küçük ve güçsüz bebeklerdi; düşünsenize 2500 gr dılar; zorlayarak tekrar memeye alıştırmak denenebilirdi ama sanırım rahatı seçtim.
Ben sağarak biberonla vermeyi tercih ettim dediğimde anneler
inanamıyor bunun neresi rahat diyorlar. İki bebeğin aynı anda emzirilmesi ya da
her birinin memede geçireceği süreyi düşünürseniz benim kendim için seçtiğim en
uygun yöntem buydu. Bunu tercih etmemdeki diğer sebepler ise düzenli, aynı
şiddette ve aynı sürede sağım yapmaya vücudumun alışmış olması ve elde
ettiğimiz süt miktarı idi. İki bebeğin günlük ihtiyacını karşılayacak ve hatta
buzluğa koymak üzere süt arttıracak miktarda süt üretimine ulaşmıştım. Bu
sebeple de düzenimi hiç bozmadım.
Üstelik bebeklerim sadece 3 aylıkken işe başlayacaktım ki bu
memeye alışmalarını tercih etmememdeki en önemli faktörlerden bir diğeriydi.
İkiz annelerinin çok iyi anlayacağı diğer bir sebebimse hak geçirme korkusuydu.
Ya biri diğerinden fazla anne sütü içerse; diğerine kalamazsa ne yapardım. Bu
belki de birçoğunuzun yabancı olduğu ve anlamakta zorlanacağı bir durum. Ama
annelik işte insana her şeyi düşündürüyor.
Sütümün devamlılığı için dinlenmem gerektiğini söylüyordu
herkes ama ne zaman dinleneceğimi söyleyen yoktu. Bu da devreye girince sağıp
bebeleri ananeye bırakmak mecburi oldu. Şöyle bir resim çizeyim size hayal
etmeyi deneyin.3 saatte bir beslenen bizim bebelerin biberonla beslenme
süreleri 30 dakika (prematüre olduklarından arada uyuyakalmaları; uyandırma çabaları; arada gaz çıkarılması
falan derken 30 dakika ideal süre) daha sonra alt değiştirme ve gaz çıkarma
seansı ve tekrar uykuya dalış için bir bebekte minimum 1 saat uğraşmanız gerek.
(Bu süre her şeyin yolunda gittiği haller göz önünde tutularak hesaplanmış olup
genelde her beslenmede saat farkı yaşanmaktadır.) İkinci bebek için de bir 1
saat ekleyin oldu mu size 2 saat. Daha sonra süt sağmak ve biberonları steril
etmekle geçen vakit de 1 saat. Eee anne ne zaman uyuyacak, ne zaman yemek
yiyecek, ne zaman yaşayacak bu kısır döngüde. Malesef biz ikiz annelerinin çok
fazla desteğe ihtiyacı var. Sağ olsun annem bu konuda beni hiç yalnız bırakmadı.
Ben her gece 12’de yattım sabah 6’da kalktım . 6 saat kesintisiz bir uyku süt
üretimi için oldukça iyiydi.
Beslenmeye gelince, her süt sağımımda mutlaka bir şişe su
içerdim. Yediğim hiçbir şeyin sütümü arttırdığını hissetiğimi söyleyemem. Zaten
pek bir şey de yiyen bir tip değildim. Hamileliğim boyunca aldığım 22 kiloyu, 3
ayda 26 kilo olarak geri verdim; iştahım emziren birçok annenin tariflediği
gibi hiç açılmadı.
Uzmanların bu konulardaki tespitleri net ve anlaşılır:
‘Süt yapımını belirleyen en önemli iki faktör,
bebeğin sık emmesi ve memelerin boşaltılmasıdır. Yorgunluk ve stres, ruhsal
sıkıntılar ve en önemlisi emzirmeye isteksizlik, anne sütü miktarını azaltabilir.
Meme büyüklüğü süt yapımında önemli değildir. Yine meme başlarının düz veya içe
çökük olması, bebek doğru teknikle emzirilirse sorun olmaz. Annenin yeterli
sıvı alması ve dengeli beslenmesi yeterlidir. Aşırı kalorili, şekerli yiyecek
ve içeceklerin süt yapımına katkısı yoktur. Sıvı alımının aşırısı da sakıncalı
olabilir. Sebze ve meyveler, yeşil salatalar bolca tüketilmelidir. Anne,
yeterli süt ve süt ürünleri ile protein ve demir içeren gıdaları dengeli bir
şekilde almalıdır. Gebelikte olduğu gibi, kalsiyum ve demir desteği
sürdürülmelidir.’
Burada şunu belirtmeliyim ki memenin de bir
beyni var. Siz ona sütün bitti mesajı vermez ve boşaltmazsanız o tekrar süt
üretmiyor. Zannediyor ki bu kadar süt bebeğinize yetti. Bu sebeple emzirdikten
sonra bile sağım yapan anneler var. Ya da ‘GAK MEME GUK MEME’ tekniğini kullanan ve sütün devamlılığını
buna bağlayan kahraman anneler. Bu tarz süt üreten canım annelerimin istisnai
durumlar haricinde mastit ve sütün yetmeyip mama desteği almaları gibi durumlarla
karşılaşmaları nadirdir.
Son dönemde sosyal medyada takipçisi olduğum
birçok emzirmeye teşvik eden grupta sağımın sütü azaltacağına dair birçok yorum
okuyorum. Net olarak söyleyebilirim ki düzenli ve aynı şiddette sağımda yapıldığında
meme emme ile sağım arasında fark görmeyeceklerdir. O zaman neden 7 ay anne
sütü verebildin, biz emzirerek yıllarca anne sütü üretiyoruz dediğinizi duyar
gibiyim. Maalesef ülkemizde özel sektörde çalışmak çok zor. Sağım düzenliliğini
kaybettiğinde süt hemen kesiliyor. Ben de işe döndüğümde günde 6-8 kez olan sağım adedim 3’e düştüğü için üretimimizi
7. Ayda sonlandırdık, üzülerek...
Aslolan bebek ve sizin nasıl rahat ve mutlu
olduğunuzdur. Niyetimiz; emzirmek ya da sağmak ne şekilde olursa olsun, anne
sütü vermekse teknikler bahane, anne sütü şahanedir !!!
Siz nasıl rahatsanız o şekilde daha çok süt
üreteceksiniz. Bebeğiniz nasıl mutlu ise emerek ya da biberon kullanarak daha
çok süt ürettirecektir.
Hamileliğimin şu an 24. haftasındayım. Hiç
emzirmemiş bir anne olarak bu sefer elbette emzirmek niyetindeyim. Ama birçok
yer memeyi emen bebeğin daha sonra biberonu da kabul etmeme ihtimali olduğunu
söyledikçe strese giriyorum. Yine işe dönme sürecimi düşünüyorum da biberon
almayan bir bebeği ne ile besler ki insan emzirme şansı da yoksa. Şimdi bunun
gerginliği var sanırım. İnsanın bildiği teknik en kolay tekniktir söyleminden
yola çıkarak aynı şekilde süt vermeye çalışabilirim. Üstelik ilgi ve oyun
bekleyen, hala daha bebek olan iki tane daha miniğim varken...
Annelik sen yüce makamsın... Tadına
doyulmuyor....
Derin ve Denizin yeni yeni ballanan
dillerinden anılarla bitirelim bugünkü anne sütü bilgilendirmemizi.
Derin ‘ Annemcim seni çok seviyorum’ diyor.
Deniz de diyor ki ‘Anne, ben dört.’
O dört öyle bir dört ki... Denizin küçük dünyasında
ki en büyük sayı ve o beni ne kadar sevdiğini onunla ölçüyor.
Dört yanım sizsiniz benim minik dörtlerim...
Sütünüz ve sevginiz bol olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder