Hep annemle babam anlatır ben bebekken bir gece çok ateşim yükselmiş, neredeyse havale geçirecekmişim. Arabamız olmadığı için babam beni kucakta dayımlara kadar koşarak taşımış. Bizim evle dayımların evi arası neredeyse 1,5 km. Tabi dayımlara gideseye kadar ateşim düşmüş ve rahatlamışım.
Bunu anlatırken "Neden taksi çağırmadınız?" diye çok sormuşluğum var. Babamla annem hep bana "Bilmiyorum. Aklımıza gelmedi." diye cevaplıyorlar. Bazen anlattıklarında "Şaşkınsınız siz." dediğim bile oldu.
Anlatırken gözlerinin içine bakarken anlamadığım bir bakış görüyordum. Şimdi o bakışın ne olduğunu daha iyi anladım.
Şuana kadar yazdıklarım 2 dakikamı almadı. Onların bu anıyı anlatmaları en fazla 10 dakika sürüyordur. Bu anıyı yaşadıkları zamanları düşünüyorum da... Off! Off!
Yanımda beni izlemelerini. Annemin babamı uyandırışını, Beni o halde görünce konuştukları kelimeleri. Babamın beni kucaklayıp götürmesini, onun hızlı adımlarına annemin yetişmeye çalışmasını. Dayımların onları o halde görünce hissettiklerini kafamda artık canlanıyor.
Onları kaç gece uykusuz bıraktım o zaman ki hastalığımda? Kaç gün annemin canı yemek yemek istemedi? Uykumda kaç kere benim nefes alış verişimi dinlediler? Şu ana kadar ömürlerinden kaç yıl çaldım kim bilir!
Doktor "Sonuçlar zatürre olduğunu kanıtlıyor. Hava verelim. Hastaneye gitmeden halledebilecekmiyiz bakalım." dedi ve ben odadan çıkarken Cem'i aradım. İster istemez ağlamaya başladım ve sadece "Gel" diye bildim....
İleride bu günleri anlatırken bu kadar uzun uzuna anlatamayacağım. Belki sadece "Sen küçükken zatürre olmuştun. Biz senin başında günlerce uyumamıştık. Çok korkmuştuk." diyeceğim o kadar.
Şimdi bile bazı şeyler hatıra oldu. Burak iyileşmeye başladıkça o gün yaşadığımız komik şeyleri birbirimize anlatıp gülmeye başladık bile.
Geçecek!
Bir çok yürek çarpıntısını unutacağız.
İnşallah bir daha böyle bir şeyi yaşamayacağız.
Kısa bir hatıra olup gidecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder