2002 seçimleri. Bir grup arkadaş ilk defa oy kullanacağız.
Yanılmıyorsam yaz sonuydu. Konuşuyoruz seçimler nasıl olacak? İlk oyumuzu kullandık mı Türkiye’ye kurtulacak. Çünkü öyle öğrendik. Bir oyumuzun herşeyi
değiştireceğini. Bu bizim vatandaş olarak tek söz hakkımızdı. Atatürk bunu bize
vermişti ve her biri çok kıymetliydi.
Anne babalarımızın yaptığı hataları yapmayacaktık. Onlar
80ler 90larda çok büyük hatalar yapmıştı. Yanlış insanlara yanlış güçleri verip
bizi iç savaşa sürüklemişti. Denizler ölmüş, bıyıklar sivrilmişti. Korkak nesil
olmayacaktık. Sindirilmiş, asker – polis korkusu olmayan dik duruşlu insanlar
olacaktık. Yürüyen, isyan eden, hatta yeri geldi mi seçtiğimizi devireceklerden
olacaktık. Belki Fransız devrimi gibi. Ölecektik ama tüm dünya bizi konuşacaktı.
O zaman haber kanallarında İsmail Cem’i görüyorduk. Ne
yakışıklı bir adam? Kendiyle barışık, sonra tüm dünyayla. İnanıyoruz ona. Beyaz
teniyle masmavi bakıyor. Bütün sanatçılar destekliyor. Kanalara çıkıp
konuşuyorlar. Yılmaz Erdoğan'ın çıkıp konuştuğunu hatırlıyorum İsmail Cem’le
ilgili. Sanaçılar destekliyor ya güvenim daha da arttı ona karşı.
Sonra bir anda ne oldu hatırlamıyorum. –İnternette yavaş
bakamıyorum.-Bir anda İsmail Cem yok olmaya başladı. Kimse desteklemiyor,
inanmıyordu. Hepimiz birlik olalım, oylar bölünmesin diye CHP’ye dönük. Yani o
zaman ki halimizden daha kötü yapamazdı ya bizi. Bir kere Atatürk’ün partisi.
Birazcık ondaki akıldan onlarda varsa yırttık demek ki.
Yine ne oldu anlamadım. –Bakmak bile istemiyorum.- Bu adam
başımızda. Nasıl ya? Nereden geldi? Ben bunu hiç görmedim ya. Hatta seçim
yasaklısı? Benim kullandığım oy ne oldu?
O vakitler sesini duymaya tahammül edebiliyorum. Dinliyorum
kanallarda. Haber kanallarının bazıları tarafsız, penguen belgeseline
geçmemişler. Herşeyi net yansıtıyorlar. Bazı dedikleri mantıklı.
“Yaaa. Bizi daha kötü ne hale sokabilir ki?” dedim.
İşte bu haldeyiz. Anneme, babama kızar, korkaklıkla
suçlarken şimdi benim çocuklarım beni katillikle suçlayacak.
İnsafınız kurusun, hiç mi insanlık yok sizde? Hiç mi Allah
korkusu? Ölümü bize böyle yaşatırken hiç mi ölüm korkunuz yok? Nasıl böyle
anlamsızca açıklamalar yaparak konuşuyoruz.
Asıl suç bizde! Kullandığımız o oyda suç. Birlik olamamızda.
Milli duyguları “Yiyecek tabi.”lerle değiştirdiğimizden.
Bugünlük 41 kişi, daha önceleri daha fazlası, yüzlerce şehit
–hem de hergün-.
Çocuklarımın yüzüne bakarken onları koruyamayacak olmaktan
çok korkuyorum.
Utanıyorum…
Çünkü babam gibi kendimi savunacak bir düşüncem bile yok. “Oldu
böyle.” diye cevap verebilirim büyük enkazın arkasından. “Ama bak duble
yollarda tanklar ne güzel geziyorlar.” demekten çok korkuyorum.