27 Mayıs 2016 Cuma

Kim Bu Mucizenin Annesi Sinem : 29. Hafta

        29.hafta benim doğum günümle başladı. 30 bitti, 31'den yemeye başladım yavaştan. Şu bizim meşhur Türk usulü yaş hesaplamaya göre 31 yaşındayım. Doğar doğmaz 1 yaşında mı oluyor bu çocuk diye başlayan ve dakikalarca devam sohbetlerden hep kaçmışımdır. Anlatamazsın,inandıramazsın çünkü buna inanan kişiyi aksine.


         Küçükken annem okul arkadaşlarımı çağırır. Pasta, kek, börek artık o zamanın günlerinde ilgi çeken tarifler hangisiyse onlardan ortaya karışık bir sofra kurardı. Aman ne eğlence! Güzel anılardı. Sap olsun annem hiç atlamaz özel günleri. Ben de elden geldiğince özen göstermeye çalışırım. Bebelerimi de bu yönde yetiştirmeye çalışıyorum.

          Hafta benle başladı ama Bennuska'nın doğum günüyle kapandı. 3 yaşını doldurdu kuzucum. Geçen iki doğum gününde habersizdi her şeyden. Hele ilk doğum günü siz diyin nişan ben deyim kına gecesi. Aklımızdan geçen, gönlümüzden geçen herkese söylemiştik. Bir çay bahçesi vardı. Orayla anlaşmıştık. Araştırmalarım uzun zaman almıştı. Üç ay önceden falan başlamıştım galiba. O muhteşem uygulama Pinterest ile tanışmamız o vakte denk gelir. Hatta üçlü koalisyon kurmuştuk: ben, Açelya ve Açelya'nın süt kızının annesi Öniz. Çünkü kızlar ortalama 15 gün arayla doğmuşlar. Önce Ecem,sonra Bennu,sonra da İlkim Naz'in doğum günü partisi vardı. Herkes ayrı araştırmalarda, paslaşıyoruz, fikir alışverişi yapıyoruz. Fena heyecanlı ve yoğun günlerdi. Hepimiz de içimize sinen, gönlümüze göre partiler yapmıştık. Bizim gönlümüze göre tabi bebelerin haberi yok ki durumdan 😄

     İkinci doğum günü ilki kadar kalabalık olmamıştı. Daha küçük bir topluluk, daha küçük bir organizasyon. Bu sefer kahvaltı yaptık eşle dostla. Süslemeler de yarı yarıyaydı ilkine göre. Bu arada süsleme,tasarım konusunda eşimin üstün sabrı ve yeteneği devreye girmişti yine. O kadar işinin arasında Bennuşka için de mesai harcadı. Eşim grafiker olduğu için ben örnek bulmakla görevliyim o da aynısını kendi estetik anlayışına göre tasarlamakla görevli.

      İkinci doğum gününü planlarken seneye yapamam şöyle olsun böyle olsun diye düşünerek yapmıştım. Nitekim de öyle oldu. Bu sene Tuna'yla beraber yaptık Bennuşka'ya pastayı. Bir pasta, iki üç süs, çekirdek aile... Pastayı bile hazır kekle yaptım. İlk defa her şeyin en kolayına, en basitine, en ucuzuna kaçtım. Ama Bennu bu sene daha bilinçliydi ve pastası çok hoşuna gitti. Seneye Tuna tontişimle beraber Bennuşka'nin dördüncü doğum günün dört kisiyle kutlayacağız inşallah ve acısını fazlasıyla çıkarırız.

        İlk temamız baykuş, ikinci temamız panda, üçüncü teması figür ise balıktı. Hep hayvanlardan gitmişiz. Bakalım seneye ne olacak?



        Bu haftayı Bennuşka'ya ayırdım. İyi ki varsın tontişim, iyi ki doğmuşsun çenesi düşüğüm. Sanki senden öncesi hiç olmamış gibi. Nice senli, bizli yıllara sağlıkla, huzurla, mutlulukla yaşayalım inşallah. Annen,baban seni çok feviiiioooooo ( fevio icin bknz. Bennuca-Turkce sozluk )


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...