20 Ocak 2015 Salı

Ağzı Olan KonuşuyorGİLLERDEN Misiniz?

    

       Bu aralar çevremde yavrulayan yavrulayana J Hali hazırda biri yakın zamanda, biri de yazın doğuracak iki de gebiş var. Mutlulukla, sağlıkla çoğalıyoruz, ne güzel.


       Birinin hamile olduğunu ya da doğurduğunu duyduğumda hemen listeler beliriyor aklımda. Hele de ilk gebelik ya da ilk bebek ise tutmayın beni. Bana yararı olan, hamileyken ya da Bennuşka büyürken işe yarayan her ayrıntıyı paylaşasım geliyor. Ama öyle böyle paylaşmak değil, susmamacasına her şeyi sıralayıp aktarasım geliyor. Eee ne de olsa onlardan tam tamına 20 ay öndeyim ya tüm taze, yeni nesil annelik bilgilerimi paylaşmalıyım. Öğretmenlikle ilgili bir durum sanırım her şeyi ayrıntısına kadar anlatmak. Mesleki zaaf J

       Yeni nesil diye belirtmek önemli, çünkü herkesin bir fikri var bu konularda mutlaka ister doğurmuş olsun ister olmasın. Mesela bebe sürekli ağlıyor diyelim. Var bir sıkıntı yoksa neden ağlasın kuzucuk. Buradan sonra başlıyor tiyatro. Nasılsınız sorusuna cevaben anlatıyorsun karşındakine aman ne tavsiyeler ne tavsiyeler. Tamam, kabul sen hiçbir şey bilmiyorsun ilk bebeğin/gebeliğin de karşındakine bir bakıyorsun ortada ne çocuk var ne bir şey. Ben varken bilmiyorum da sen nereden biliyorsun be arkadaş diyesin geliyor. Diyemiyorsun tabii ki!

       Ben bu işi bir görev bilip yaşadıklarımdan kendime çıkardığım paylarla bireysel olarak yapıyorum. Bazen sorarlarsa söylüyorum bazen sormadan sıralıyorum. Sosyal medyada bu işi kurumsal olarak yapan gruplar var. Anneleri aydınlatmak, onları yönlendirmek, yanlış bilinenleri zihinlerden ayıklamak kutsal bir görev gibi onlar için. Bazen çok konuştuğumu fark ettiğimde o grupları tavsiye ediyorum.

       İşin aslı ben de kendimi o “ ağzı olan konuşuyorgiller” den gibi hissetmiyor değilim. Bazen kendimi frenlediğim anlar da oluyor.” Yapma Sinem, sus Sinem, sinir olduğun insanlara benzeme Sinem “ diye telkinde bulunuyorum kendi kendime. Mesela konuşmalar, tavsiye aktarımları yüz yüze değilse anında mesajlaşma sistemleriyle ise frenlememe gerek kalmıyor, özgür hissediyorum kendimi alabildiğine. Coşuyorum tabiri caizse J Ama yüz yüzeysek hele de benimle eşdeğer ya da daha fazla tecrübeye sahip anneler varsa ortamda çekiliyorum köşeme, izliyorum sadece. O vakit böylesi daha eğlenceli oluyor. Ohhhoooo neler neler uçuşuyor havada bir görseniz.

       Tecrübelerimi aktardıktan sonra her zaman aynı şeyleri sıralıyorum : “  Ay canım ağzı olan konuşuyor böyle durumlarda. Araştır, sor soruştur, incele, içine sineni yap. Her çocuk ayrı dünya, bilgi bir tanedir ama uygulama birden çok. Senin bebene uyan benim bebeme uymaz, benimkine uyan berikinin bebesine uymaz.  “

      Bunları destur edinerek çözmeye çalışırsak karşımıza çıkan sorunları bebelerimizle çıktığımız bu çetin yolda daha sakin, daha dingin, daha soğukkanlı olabiliriz bence. Bak yine tutamadım kendimi ekleyiverdim bi’ tecrübemi yazıya hemen J
       
      
Sinem Önal

       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...